Ufak tefek cinayetler eleştri yazısı

Herkese merhaba arkadaşlar,
Bugün sizlere bölümlerini heyecanla takip ettiğim ufak tefek cinayetler dizisini eleştr

eceğim

Öncelikle dizinin konusundan bahsetmek istiyorum. Dizi aslında amerikan dizisinden alıntı yapılmış (dizinin ismi the little liars) fakat gerçekten güzel bir dizi olmuş. Her karakter ayrı bir konu ayrı bir muhabbet 😄😄😄😄

Oyuncular,gerçekten hepsi de Türkiye'nin seçkin oyuncuları. Hepsi de özenle seçilmiş oyuncular, farklı bir konuyla birleşince ortaya güzel bir çalışma çıkmış. Ayrıca, oyuncuların dış görünüşleri karakterist özelliklerine göre belirlenmiş. Mesela Merve karakteri sinsi ve çıkarcı bir karakter olduğundan dolayı daha iddialı giydirilmiş. Yine oya karakteri,daha çekimser ve alçakgönüllü olduğundan daha sade ve resmi giydirilmiş.

Aynı şekilde dizideki mekanlar göz alıcığıyla dikkat çekiyor. Gerçekten evleri ve gittikleri restoranlar vb. yerler oyuncular gibi özenle seçilmiş.

Evet arkadaslar benimde dizi hakkındaki yorumlarım bundan ibaretti. Eğer sizde dizi hakkındaki yorumlarınızı yazmak isterseniz aşağıya yazabilirsiniz okuduğunuz için teşekkürler😊😊

#1YılSonraYeniden okul tanıtım yazısı

Herkese yeniden merhaba arkadaşlar,

Bugün instagramdan yaptığım oylamamnın sonucunda okul tanıtım yazısını yazmaya karar verdim. Öncelikle isimlerinden bahsetmelerini çok isteyen sınıf arkadaşlarım (onların deyimiyle bestlerim ve kral 😂😂) onlara burdan selam olsun 😅😅.

O zaman okul kısmına geçebiliriz😊
Okulumuz, Van'ın edremit ilçesinde eminpaşa semtinde bulunuyor. Bina daha bu sene yapıldı,hatta biz sene başında şantiye ekibiyle beraber eğitim gördük 😆😆 Ama şu anda eksik yok allahtan 😄😄😄

Neyse,gelelim iç tarafa. Öncelikle okulun ismi kültür koleji, 9 lardan sadece 3 sadece üç sınıf var: 2 tanesi anadolu, 1 tanesi fen ben fen lisesindeyim. Sınıflar 12-15 kişilik. Yani 9'lar. Diğer sınıflar en fazla 8 kişi. Okul yeni olduğundan dolayı sınıf mevcutları çok fazla değil ama bence öğrenciler de bu durumdan memnunlardır 😄😄😄
Laboratuvar olarak okulda her türlü imkan mevcut fakat şu anda etkin değil.

Aynı şekilde öğretmenler de çok iyi 😆😆😆. Hepsi kendini geliştirmiş iyi öğretmenler.

Evet arkadaslar, benim de okulum hakkındaki yorumlarım böyleydi siz de okulunuz hakkındaki görüşlerinizi paylaşabilirsiniz.

Instagram:bar850
Twitter:barisdoganblog
Facebook:Barış Doğan
google+ daki topluluğuma katılmayı unutmayın ismi ``blogcular:)))))``

Pancake tarifi 😊😊

Herkese uzun bir süreden sonra merhaba arkadaşlar,

Biliyorum ki, arayı fazla açtım fakat biliyorsunuz ki artık liseliyim ve derslerime yoğunlaşmam gerekiyor umarım beni anlarsınız. Lafi daha fazla uzatmıycam ve tarifime geçicem

Bugün sizlerle pancake yapıyoruz. Pancake, genelde kahvaltılarda yapılır ve sevilir o zaman şimdiden afiyet olsun 😊

Malzemeler: 👉1 yumurta
👉 yarım su bardağı şeker(siz daha fazla ekleyebilirsiniz)
👉 1 su bardağı süt
👉2 su bardağı un
👉 1 paket hamur kabartma tozu
👉1 paket şekerli vanilin

Yapımı:
👉 yumurta ve şeker bir kaba alınarak el çırpıcısıyla veya mikserle çırpılır
👉 ardından süt  eklenir ve tekrar çırpılır
👉yavaşça un eklenerek çırpmaya devam edilir
👉ardından hamur kabartma tozu ve şekerli vanilin eklenir.
👉orta boylu bir tavaya sıvı yağ eklenir ve yumurta fırçasıyla yedirilir (burada sıvı yağı  tavaya yedirmek için yeterli miktarda eklenmesi yeterlidir birde yağı tavaya iyice yediriniz😊)
👉 oluşturduğunuz karışmından küçük daireler oluşturacak şekilde kepçe yardımıyla alınız
👉 eğer tavanız büyükse birkaç daire oluşturabilirsiniz
👉 dairenin ısıya bakan kısmı yumuşacık olduktan sonra spatula yardımıyla daireyi çeviriniz ( burada kontrollü olmak önemli😊)
👉 bu şekilde karışım sonlanana kadar devam edebilirsiniz
👉 servis önerisi: eğer kahvaltılık olarak tüketicekseniz kahvaltıda sevdiğiniz recellerle tüketebilirsiniz. Eğer başka bir öğün olarak tuketicekseniz mevsim meyveleri tavsiyemdir👍👍👍
👉 afiyet olsun 😊😊😊😊
Sosyal medya:
Instagram:barisdoganblog850
Facebook:Barış  Doğan
Twitter:barisdoganblog
Dilerseniz google+ daki topluluğuma katılabilirsiniz😊😊😊 ismi blogcular:)))))

    

                                                                               

Uzun Süre Yine Yeniden !!!!!!

Herkese çooooook üzün süre sonra yeniden merhaba,
 Aslında yazı yazmaya vakit bulduğuma şükrediyorum:)) malum, artık liseliyim ve tek önceliğim ders çalışmak ve buyden çoğu hobimden vazgeçmek orunda kalıyorum. Ama biliyorum ki her emeğin ve fedakarlığın bir sonucu vardır :))) bu yüzden sabretmek tek yapabileçeğim şey sanırım :)))

Bu yüzdden sizinle pek vakit geçiremedim aslında. Kusura bakmayın, bağışlayın beni seven herkesden onları kendimden uzak bıraktığım için onlardan teker teker özür dilerim. Artık mümkün olduğunca pek arayı açmıycam. yani daha doğrusu açmamaya çalışıcam. Yani, başarabilirsem tabii.Bilmelisiniz ki artık liseliyim, kusura bakmayın.

En kısa zamanda tekrar yazabilme dileğiyle...

                                                                                                                                          Barış Doğan

Tepside kurabiye tarifi 🍩🍩🍰🍰😊😊😊

Herkese merhaba arkadaşlar,

farkettim ki uzun süredir blogta bir tarif yayınlamamışım. Ben de düşündüm taşındım bir tarif vereyim dedim. Bugünkü tarifim: Tepside ( daha doğrusu borcam :)))))))) da kurabiye. O zaman şimdiden afiyet olsun. Buyrun tarife :)

MALZEMELER: 1 çay bardağı damla çikolata
3 kahve fincanı pudra şekeri
3,5 su bardağı un
125 gram margarin/tereyağı ( tavsiyem margarinden yana)
1 çay bardağı sıvı yağ
1 limonun kabuk rendesi
1 yumurta
1 paket kabartma tozu

YAPILIŞI:
*fırın, 180 derecede ayarlanır
*margarin, yumurta, sıvı yağ, kabartma tozu bir kaba koyularak margarinler eriyinceye kadar yoğurulur.

*ardından pudra şekeri eklenir ve tekrar iyice yoğurulur.

*yavaşça un eklenir

* hamur yumuşak bir kıvama gelip elinizden ayrılana kadar yoğurunuz.

* damla çikolatayı ekleyip. çikolatalar hamura yapışana kadar yoğurulur.

* çikolatalar iyice yapıştıktan sonra sonra hamur, üstüne yağlı kağıt konulmuş büyük boy borcama iyice yayılır.

* hamur, önceden ısıtılmış fırına 30 dk/ 180 derecede ayarlanır.

* dilerseniz üstüne çikolata sosu sıkabilirsiniz.

                                                                          Afiyet Olsun :))


                                                                                     ***

Ilk defa ürün deneyimi!!!! Siyah maske ☻☻☻☻

Herkese merhaba arkadaşlar,

Bu gün sizlerin bir ürün deneyimi yazızı ile karşınızdayım.

Öncelikle şunu söylemeliyim ki siyah maske hakkında yapılan bütün söylentiler bir dedikodudan ibaret. Sizde siyah maske hakkında söylenen söylentilere inanmayın. Yok siyah noktaları temizliyormuş, yok ölü hücreleri temizliyormuş, vs vs vs vs vs bunların hepsi dedikodudan ibaret.

maskeyi yüzünüze uyguluyorsunuz, 20-25 dk bekliyorsunuz. ve beklerken çok heyecanlanıyorsunuz yüzümdeki kusurlar gidecek ve bebek gibi tertemiz ve doğal bir yüzüm olacak diyee.  Fakat sonuç hiç de öyle olmuyor da, olmadı da.

Kore kozmetik ürünleri beni büyük hayal kırıklığına uğrattı böyle bir maceradan sonra, kore güzellik ürünlerine verilen değerle siyah maskenin sonucu karşılaştırıldığında ortaya çıkan sonuç kore kozmetik ve güzellik ürünlerine verdiğimiz değerin ne kadar boş olduğunu ortaya koyuyor.

Ama, önemli olan ne kore ürünleri ne de diğer maskeler,peelinler vs vs vs.
önemli olan, insanın yüzünsdeki ve bütün vücudundaki kusurlarıyla yaşamayı öğrenebilmesi, unutmayın, sizi siz yapan davranışlarınız değil kusurlarınızdır :)

                                                                                  ***
Facebook: Barış Doğan
Instagram: barisdoganblog
Twitter:barisdoganblog
snapchat: bar2005
                                                                   

Kaldığım otel: La Grande Resort Otel

Uzun bir aradan  sonra herkese merhaba arkadaşlar , bu aralar hazır otele gitme zamanıyken ben de otele gitme zamanıyken ben de otele gideceklere bir faqydam olması için böyle bir yazı yazmaya karar verdim , umarım otele gideceklere bir faydam dokunur. Buyrun iyi okumalar :)

Öncelikle otel antalya sidenin kumköy semtinde. Yani manavgata yakın. neyse,

Odalara gelicek olursak: biz standart odada kaldık. O yüzden standart odayı değerlendiricem. tasarım açısından gerçekten iddialı bir oda olmuş ışıklandırmalar falan çok iyi. Hijyen açısından gerçekten iyi diyebilirim. Havlular filan çok temiz. Bir de değişik bir sistem var odalarda: Odanın içinde iki tane dokunmatik tuş var. Bunlardan biri rahatsız etmeyin, biri de



Yemekler, açık konuşmalıyım ki o kadarda lezzetli değil. birde çeşitler az. Ve oda sayısı kadar masa yok. İnsanları dışarıya oturtuyorlar fakat dışarısı da çok nemli olduğundan insanlar içeride oturmak istiyorlar. Bir de siz garsonlardan bir şey istediğinizde sizi tersliyorlar. Ki kimse aşağılanmayı istemez. Ben bu konuyu onlara dile getirdim. Ve bir tane garson bana türklerin onlara illallah ettirdiğini söyledi :) buna daha ne denir ki :) onlar da haklı ama onlar da anlamalılar ki bu otel türkiye de ve doğal olarak da otelin çoğunluğu türk olucak :) birazcık anlayış her şeyi çözer diye düşünüyorum :))


animasyon, akşam eğlencesi: bir gün ekip izinli oluyor ve anismasyon yapılmıyor. Gerçekten büyük bir rezillik ve bu rezillik oteldeki çoğu kişinin otelden erken çıkış yapmasına sebep oldu. Gerçekten beş yıldızlı ama büyük eksiklikler ve aksaklıklar var. Neyse, dağıtmayayım konuyu. Anisyon ekibi biraz zayıf. Yani, bir müzik açıp bir saat boyunca bizi beklettiklerini hatırlıyorum ben. Tabii allahtan o gün show yapıldı, fakat biz o kadarda eğlenmedik. Tek biz değil, oteldeki herkes bizimle aynı fikirde. Ha birrde son olarak ekleyeyim, bir gün otele dans grubu çağırmışlardı. Sözde o grup kolombiya dansıydı ama bence saçmalıktan ibaretti. Evet arkadaşlar bir yazının daha sonuna daha geldik hepinize hoşçakalın 😊😊😊🖑🖐🖑🖐🖑🖐🖑🖐🖑🖐

Facebook:Barış Doğan
Instagram:barisdoganblog850
Twitter:barisdoganblog
Snapchat:bar2005

Yeni Telefonum: Samsung Galaxy J7 Prime

Herkese Yeniden Merhaba,

Bugün sizlere yeni telefonumun eleştri yazısını yazıyorum. Umarım bu telefondan almak isteyenlere bir yol gösterici olmuştur, iyi okumalar :)

Öncelikle telefonun iki renk seçeneği var: Siyah, gold ( altın rengi)
Telefonun kapasitesi 16 GB ( hafıza kartıyla artırabilirsiniz)

Evet, şimdi sırada benim görüşlerim var :)

Telefon gayet güzel bende üçüncü günü ve şu anda gayet iyi gidiyor. Kamerası gayet kaliteli ve net çekiyor. Ben kameraya çok önem veririm ve gayet memnunum. Bu arada  telefonun
gold rengi BENCE siyah renginden daha güzel. Yani soft bir rengi var gold un. Bu arada baştan söyleyeyim: Eğer büyük telefon sevmiyorsanız bu işten vazgeçin. Çünkü telefon internetteki resimlerde küçük görünse de gerçekten abartmıyorum note 5 kadar boyu var. Çalışması falan çok iyi. Yani, hiç yavaşlamıyor ve gayet iyi.

Pil kısmına gelirsek, şarjı 2,5 gün dayanıyor ( ama daha fazla olabilir tam emin değilim) zaten bir saatte % 100 oluyor şarjı. Çabukcak şarj oluyor. Bu arada o emin olamadığım 2,5 günü güç tasarrufu ve ultra güç tasarrufu moduyla daha da uzatabilirsiniz. Bu arada kısa bir not geçeyim:  parmak izi modu var. Bu gerçekten telefon alırken en çok sorulan sorulardan biri. Bence sormakta da gayet haklı insanlar.

evet arkadaşlar, bir yazının daha sonuna geldik umarım telefon hakkında bilgi sahibi olmuşsunuzdur arkadaşlar bir yazının daha sonuna geldik arkadaşlar hepiniz hoşçakalın :)))
                                                                   ***
Facebook: Barış Doğan
Twitter: barisdoganblog
İnstagram: barisdoganblog850
Snapchat: bar2005

Perişan Kurabiye Tarifi

Herkese merhabalar, bugün enfes bir kurabiye tarifiyle karşınızdayım. Eminim sizde seveceksiniz.
Buyrun afiyet olsun😁😊

Malzemeler:
125 gr margarin
1 yumurta
1 su bardağı damla  çikolata  ( isteğe bağlı)

 yarım su bardağı pudra şekeri
2 su bardağı  un
1 su bardağı pirinç unu
yarım çay bardağından biraz az zeytin yağı
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu

Yapılışı: fırınımızı 200 derece ayarlıyoruz ( 30 dk)
 öncelikle margarin ve pudra şekerini elimizle yoğuruyoruz
.
iyice yoğurduktan sonra yumurtamızı ekleyip tekrar iyice elimizle çırpıyoruz

yağımızı ekliyoruz,çırpmaya devam :)

unumuzu ve pirinç unumuzu  ekleyip tekrar çırpıyoruz.

sonra kabartma tozu ve vanilyamızı ekleyip tekrar çırpıyoruz

ve en son malzeme olarak damla çikolatamızı ekliyoruz ve çikolatalarla hamur iyice birleşene kadar
yoğuruyoruz.

iyice buluştuktan sonra elimizle hamurdan bir parça alıp oval hale getiriyoruz, burada ince olmasına dikkat edin.
bütün hamurlar şekillenip tepsiye dizildikten sonra fırında 50 dk/ 200 derecede pişiriyoruz
Not: 15 dk da bir kurabiyelere bakın yanmasınlar ince olduklarından dolayı çabuk yanıyorlar :)

                                                                            Afiyet olsun :)
Facebook: Barış Doğan
Twitter: barisdoganblog
İnstagram:barisdoganblog850
Snapchat: bar2005

1 Ay Sonra...

Herkese bir ay sonra yeniden merhaba,

uzun bir süre yazı yazamadım. Tatil planları, kano kursu derken gerçekten de blogla ilgilenemedim.

umarım beni affedersiniz tüm hayranlarım ve beni desteklyen blogger arkadaşlarım :) artık bu kadar uzun süre kaybolmayacağım bunun müjdesini şimdiden vermiş olayım. Ayrıca gurmeliğe devam ediyorum 😂😂 birkaç tane tarif daha geliyor. Kano günlükleri tam gaz devam edecek :) bu bir aylık tatil gibi bir şey oldu :) yıllık izin misali:)  bu yazı böyle kısa bir yazı oldu. Çünkü bu yazıda amacım bir şeyden bahsetmek değil, daha çok BEN GELDİM :)) demekti

o yüzden bu yazının sonuna geldik, şimdilik hoşçakalın başka bir yazıda görüşmekk üzere :)



Facebook: Barış Doğan
Twitter:barisdoganblog
İnstagram: barisdoganblog
snapchat: bar2005

Kano Günlükleri #3

herkese merhabalar,


bugün daha yeni kanodan geldim, ellerimimin hareket edecek hali yok 🙌🙌😩😩😩

Ama sanırsam bunca zaandır, bugün de dahil olmak üzere, kürek salladığıma değmiş durumda. Çünkü hoca bugün hoca güzel haberi verdi 😖😖😖 Yarın, profesyonel kanoya geçiyoruuuum 😰😰😰😰 yani aslında hedefime bir adım daha attım :) gün gün ; adım adım yaklaşıyorum :)
Bugün hoca beni yüzdürdü. Kano da yüzme önemli. Her zaman yanınızda biri olmayacak veya her zaman iki kişilik kanolara binmeyeceksiniz o yüzden yüzme gerekli. Bu gece bana uyumak yokk 😃😃 malum, artık sürekli kullandığım o gezi kanosunu bırakıyorum. Artık profesyonelim. Yakında lisansım çıkacak :)

işte adım adım hedefime ulaşıcam. Bakarsınız bir gün, tabii yaşarsam, size müsabakalarımdaki maceralarımı yazarım. O zamana kadar değil ama :) o zamandan daha yakın bir zamana kadar görüşürüz,
                                                                 

                                                                           ***

Kano Günlükleri #2

Herkese merhabalar,

bugün bir kano günlüğü yazıları serisiyle karşınızdayım. Bugün size çok güzel haberlerim var 😃😃
Bu arada bloğa girmeyeli çok oldu, özür dilerim, bu aralar pek ilgilenemiyorum.

Gelelim bugüne, bugün ilk defa suya indim. Gerçekten çok heyecanlıydım.Tabii ilk başlarda 
hoca bana karada küreği nasıl kullanacığımı öğretti. Tabii karada öğretince pek anlamamıştım 😄😄😂😂😂 sonra kanoya bindim ve karada kullanamasını anlamadığım küreği suda kullandım 😄😄 gerçi, hoca da  söylemişti ' bunu burada anlamazsın kanoya binince kavrarsın' dedi. Sonra hocayla beraber bir tane kano getirdik. Ondan sonra bindim. Binerken gerçekten çok endişeliydim, suda tek başıma  napıcam derken baktım ki kendi kendime gidiyorum. Sonra giderken gerçekten ben bu işten zevk alıyorum dedim kendime. bu benim sporum, ama tek sporum olmıycak, bunu meslek haline getiricem. Türkiye'de çok az kanocu var gerçekten. O yüzden kanoya bir destek olacak bu girişim. 


Süzüldüm ileriye doğru, minik dalgarın arasında, endişe kaygı hepsi gitti. Gidiyorum sonuçta ayrıca yüzmem de var..

Not: Arkadaşlar bu yazı 03.06.2017 tarihli yazıdr o gün yazamadığım için şimdi yazdım teşekkürler

Kano Günlükleri #1

Herkese merhabalar

Bugün söz verdiğim gibi kano günlükleri serisinin startını veriyorum. Bugünden itibaren haftanın belirli günlerinde kano günlüğü yazacağım. Bu arada size bir duyurum var: Google plus da grup ( googledaki adı topluluk) kurdum. İsteyen herkes katılabilir ismi 'blogcular :)))))' bu topluluğu kurma amacım bütün bloggerları bu grupta toplayıp bir dayanışma sağlamak. Aslında çoğu yerde, google plus da dahil, bu dayanışma sağlanmış, zaten benim ilham perilerim de bu gruplar zaten. Ben de bir deniyeyim dedim. Katılacaklara bir duyurum olacak: Eğer katılacaksanız lütfen olabildiğince çok içerik paylaşın. Sizden tek isteğim ve ricam bu....

Neyse, lafı bugün fazla uzattım galiba.. Gelelim kanoya, öncelikle şunu söyleyeyim bugün suya inmedik, sadece kas çalıştık. Belirli günlerde kas çalışıyoruz ; belirli günlerde suya iniyoruz. Bugün de  dediğim gibi sıra kastaydı ve ben kas çalışırken gerçekten pert oldum. Çok yorucuydu, bir saat boyunca nerdeyse bütün kas aletlerinde çalıştırdı beni hoca. Bu günlük bu kadardı yarın suya inicem. İlk defa, o yüzden bu aralarki yazılar çok heyecanlı yazılar😊😊 Şimdilik hoşçakalın, yarın görüşürüz :)))))))



                                                                            ***

Anne Dizisi Eleştri Yazısı

Herkese Merhabalar,
Bugün sizlere severek izlediğim bir dizi olan anne dizisi ile ilgili fikirlerimi paylaşacağım, keyifli okumalar ☺

Öncelikle oyuncu kadrosu gerçekten çok kaliteli olmuş. Başrol oyuncusu olan cansu dere de başrol oyunculuğunu gerçekten çok iyi yapıyor ve buna bağlı olarak başrolü de hak etmiş.

Türk dizileri sürekli aynı konularda dönüp durur ve bu sistem yıllardır böyledir ve hiç değişmemiştir. Fakat anne dizisi gerçekten hiç böyle değil. Konu çok farklı. Yani, senarist gerçekten çok farklı yerlere götürmüş konuyu, özgün olmuş.


Styling, dizideki oyuncuların stylingi yeniliği takip eden bir tarz olmuş



Oyuncuların karakterist özelliklerine diyecek yok zaten. Cengiz' in yaptığı o kötülükler, Melek' in verdiği hayat mücadelesi...
Bu dizi her yönüyle muhteşem ve etkileyici olmuş herkese izlemesini tavsiye ederim :)

                                                                          ***

Facebook: Barış Doğan
İnstagram: barisdoganblog850
Twitter: @barisdoganblog
google+ daki topluluğuma katılabilirsiniz
ismi: BLOGCULAR :)))))

Nefis Sufle Tarifi

Herkese merhaba arkadaşlar,

öncelikle birkaç haftadır aranızda olamadığımdan dolayı hepinizden özür dilerim. Ancak bu aralar gerçekten çok yoğunum ve bu sebepten ötürü size yazamadım. O yüzden aslında bu tarif aynı zamanda bir telafi yazısı da hem de ramazanda iftar zamanında yemekten sonra yapabilirsiniz.
Bu arada geçen yazılarımda sizlere kano kursuna başlayacağımı ve bunları sizlerle paylaşacağımı söylemiştim. Kano yazıları birkaç gün sonra geliyor onun da haberini vereyim dedim 😊😊 Gelelim tarife, bugün sizlere sufle tarifi paylaşıyorum umarım beğenmişsinizdir. Sık sık tarif yazıları paylaşacağım sizlerle. Şimdi sıra sufle de :)


Malzemeler:

* 80 gram bitter çikolata
* yarım su bardağı şeker ( eğer şeker seviyorsanız artırabilirsiniz)
* yarım su bardağı un
* 1 tane yumurta
* 50 gram tereyağı

Yapım Aşaması:

* Fırınınızı 220 derecede çalıştırın

* tereyağı ve bitter çikolatayı kısık ateşte bir tavada sıvı hale gelene kadar kavurun

* ocağın altını kapatıp kavurduğunuz sıvı karışıma unu ekleyin ve hepsi bir karışım olana kadar karıştırın ( bütün malzemelerin iyice karışmasına dikkat edin)

* başka bir kapta yumurta ve şekeri iyice çırpın

* önceden elde ettiğiniz çikolatalı karışımı yumurtalı karışıma dökün.

* İkisini beraber yoğun bir karışım elde edinceye kadar çırpın

* Elde ettiğiniz yoğun karışımı sufle kaplarına ( güveç veya porselen fark etmez) paylaştırın

* Sufle kaplarını önceden ısıttığınız fırınınıza yerleştirin.

* Fırınınızı 8 dakikada 220 derecede ayarlayabilirsiniz fırından aldıktan sonra servis etmeden önce biraz soğumasını bekleyin

NOT: ister başka bir kapta isterseniz fırına koyduğunuz kapta servis edebilirsiniz.


                                                            AFİYET OLSUN
                                                                   
                                                                       ***

Duyuru, 25 saatlik otobüs macerası! !!

Herkese merhaba arkadaşlar,

Bugün aslında bu yazı pek günlük olmiycak. Çünkü açıkçası bugün sabah 7 de kalktım.  Otobüs için hazırladım.  Bildiğiniz üzere kuzenim bir kaza geçirdi.  Ve telefonda konuştuğumuzda benden İzmir'e gelmemi istedi ( tabii ben i an iki Çeşme) bende hemen uçak biletlerine baktim. Ancak hiçbir sekilde ucak bileti bulamadım.  Bu yuzden bende otobüs bileti baktım.  Oraya bir şekilde gitmek zorundaydım ve bu yüzden gerek uçak gerek otobüs  biriyke gitmek zorundaydım. Bende mecburen otobüsü seçtim.  Mecburen diyorum ama bir gerçek var: otobüs daha rahat.  İstrsenkz bir karşılaştırma yapalım.

Uçak
* tablet ve telefondan internete giremezsiniz
*istediğiniz zaman tuvalete gidebilirsiniz
*yiyecekler ücretlidir
* en guvenli taşıt
* biletler otobüse göre daha pahalı
* aktarma yapmak zorunda olabilirsiniz
* her havayolunda ekonomi sınıfını baz alırsak tv ekranı yok

Otobüs:
* tablet vd telefon kesinlikle serbest
* sadecd molalarda lavaboya gidebilirsiniz
*yiyecekler ve içecekler ücretsizdir
*güven sırasında uçaktan sonra geliyor
*biletler daha ucuz
*aktarma diye bir şey yok
* her otobüste tv ekranı var

İyi olan kazansın 💪💪💪💪 

07.05.2017

Herkese merhabalar,

Artık kısaca böyle diyeceğim.  Umarım size yeni sesleniş şeklimi begenmissinizdir.  Her neyse, bugün size bir haberim var!!!! 😂😂😂😂
Daha doğrusu bir kötü haberim var bir de kötü haberim var 😢😁😢😁😢😁😢😁😢  o zaman ben önce kötü haberden başlayayım.  Kuzenim iki gün önce 4 metreden bisikletle düşmüş 😢😢😢 o yüzden birkaç günlüğüne OTOBÜS ☺☺☺☺ ( 30 SAAT) ile izmire gidiyorum. Ama uzun kalmayacağız. Sadece 5 gün. En son gittiğimde 15 Ocakta 2 haftalığına gitmiştim. O biraz tatil icindi fakat bu biraz aciliyet. Kuzenimin durumunu cok merak ediyorum.  O yüzden gitmem lazım.

Gelelim bugün ne yaptığıma. Bugün kano kursuna yazıldım. Ama öyle kano alanında profesyonel filan olmak istemiyorum.  Sadece hobi amaçlı yapacağım.
İşte izmir'e gidip geleyim. Hemen başlayacağim. Malum teog da bitti. Artik evdeyim evde dur dur olmuyor.  İnsanın bir şeyler yapması gerek. Bir de ben bu
Konuda biraz daha istekli olduğumdan...
Artık yazilardan sonra bloğa kano fotoğraflarını atarım,  kanoyla ilgili sorularınızı aşağıya alırım.  Ama sizin kanoyu beklemenize de gerek yok. Şimdi de alıyorum yorumları.Ayrıca bu da blogun duyuru kısmı olsun yakinda canlı yayın yapabilirim( twitter üzerinden).

Bir günlüğün daha sonuna geldik hepinize keyifli okumalar 😙😙😙

Fi eleştri yazısı

herkes merhaba arkadaşlar,

Bugün bir eleştri yazısıyla karşınızdayım:) bu aralar popüler bir sanal dizi olan fi yi eleştriyorum. Size diziden biraz bahsedeyim. Konu azra kohen'e ait. Kitaptan uyarlanmış bir dizi. Başrol Serenay Sarıkaya'nın. Kısaca duru diye dansçı bir arkadaşımız var. Birde bunun sevgilisi deniz var, can manay diye psikolog bir adam var. Adam ev gezerken duruyu görüyor ve duruya aşık oluyor.Dizinin konusu kısaca böyle şimdi gelelim işin eleştri kısmına...

Oyuncular süper olmuş duru- deniz uyumunu beğendim. Ayrıca Can Manay' ın yeni evine taşınıp duruyu etkileme şekilleri, değişik tavrı ve ortaya çıkan geçmişi diziye ayrı bir heyecan katmış. Yine karakterlerden gidersek Özge'nin o rahat tavrı ve sırf Can Manay' ın geçmişini ortaya çıkarmak için işten atılmayı göze alması da dizideki rekabeti ortaya çıkarmış. Bilge'nin verdiği yaşam mücadelesine gelicek olursak o kısım da dizide bir hüzün duygusu olduğunu açığa çıkarmış.

Yani özetle, dizi gerçekten çok güzel, Türkiye'de bir ilk oldu.  Hepinizin bildiği üzere daha önce hiç bir dizi televizyon dışında bir yerde Yeni Bölümleri yayınlanmadı.

03.05.2017

Herkese merhaba arkadaşlar,

ikinci yazıyı belki dün bazı sebeplerden yazamamış olabilirim fakat  bu bugünkü ikinci yazım !!! Her zaman verdiğim sözü tutamadığım durumlarda olabilir ama her zaman tutamadığım sözlerin telafisi olur !!!

bugün çok güzel bir gündü, kek yaptım, onu bloğuma geçirdim ingilizce kitap okuyorum ( yabancı dilinizi geliştirmek istiyorsanız çok verimli bir uygulama) ve okuduğum kısımda eğer anlamını bilmediğim bir kelime varsa onu kelime defterime geçiriyorum ondan sonra bu anlamını bilmediğim kelimenin anlamına bakıp hepsini biriktirip sonra onları ezberliyorum. Gerçekten çok güzel bir uygulama. Böylece ingilizce kelime dağarcığım gelişiyor ve yeni kelimeler öğrenmiş oluyorum.

Neyse, konuyu dağıtmıyorum, bugün normalde dışarıya çıkacaktım fakat hava çok kötüydü ve bende kek yapma kararı aldım. Hemen hazırlanıp markete gittim ve gerekli malzemeleri aldım.

Uzun süredir limonlu kek yapmak istiyordum, yani kafamda böyle bir fikir vardı fakat hep bir şey oluyordu, ya bir işim çıkıyordu ya da dışarıya çıkıyordum veya canım istemiyordu, ama demek ki büyük gün bugünmüş. Belki daha sonra yine başka hamur işi veya kek, pasta tarifleri de gelir. Mutfak sanatlarına büyük bir ilgim var. Daha önce de yaptığım  çeşitili hamur işleri var. Hamur işlerinin yanında yaptığım fırın yemekleri, tost çeşitleri vs. var (abartmıyorum) mesela bazen sıkıldığımda
mutfağa girer bir şeyler yaparım, ama en önemlisi de zevkle ve isteyerek yaparım.

Bence bir işi yapmada en önemli nokta burasıdır. İstiyerek yapmak bir işi yapıyorsanız isteyerek yapmanız gerekiyor aksi takdirde hem ortaya güzel bir şey çıkmaz hem de boşuna zaman harcamış olursunuz. Sonuçta zorla güzellik olmaz :)

Nefis Limonlu Kek Tarifi !!!

Herkese merhaba arkadaşlar,

öncelikle dün size vaadetmeme rağmen yazamadığım
. yazımdan dolayı özür diliyorum. Beni instagramdan takip edenler bilirler bugün limonlu bir kek yaptım ve resmini instagrama attım ve tarifini bloğuma yazacağıı söylemiştim. O zaman başlayalım!! 😊😊

Malzemeler:
2 yumurta
5 limon (eğer çok sevmiyorsanız limon sayısını azaltabilirsiniz ama bence böyle gayet iyi bir de limonun hem kabuk rendesini yapmalısınız hem de suyunu sıkmalısınız)
1,5 su bardağı şeker
göz kararı kadar un
bir su bardağı sıvı yağ
çok az tuz
bir paket hamur kabartma tozu
bir su bardağı süt


Yapılışı: Yumurtalar kırılıp şekerle beraber çırpılır ( el mikseri veya ayaklı mikser kullanabilirsiniz fark etmez) köpüklü bir karışım elde edinceye kadar çırpılır.

karışım çırpıldıktan sonra sıkılan ve kabukları rendelenen limonlar ( her iki karışım da) kaba dökülür ve tekrar çırpılır.

iyice çırpıldıktan göz kararı ile un dökülür ( burada bir büyüğünüzden yardım alabilirsiniz)

ondan sonra sıvı yağ ve süt koyulduktan sonra iyice çırpılır ( sütü dökmeden önce içine bir çay bardağı  sıktığınız limonun suyundan koyabilirsiniz) sıvıyağ ve sütü koyduktan sonra hamur kabartma tozunu da ekleyebilirsiniz

daha sonra içine çok az tuz eklenir ( buradaki amaç kekimizin içine koyduğumuz malzemelerin tadını açığa çıkarmaktır tuzun tarifler üzerinde böyle bir etkisi vardır)

Şimdi kekiniz neredeyse hazır 😃😃 s

öncelikle bu adımı yazmadan önce şunu söyleyeyim: eğer fırınınız çok iyi bir fırınsa bunu uygulamanıza gerek yok ancak biraz geç pişiriyor diyorsanız bu adımı uygulamanızda fayda var:
 fırını geç pişirenler fırınlarını keki kalıba koymadan on beş dakika önce fırınlarını 150 derecede ayarlayabilirler. Ancak siz  bu adımı uygularken yukaridaki adımları uyguluyor olun aksi takdirde beklemek zorunda kalbilirsiniz.

Yukarıdaki adımları uygulayıp fırınınız iyice ısınınca kekinizi kalıba döküp fırınınızı 150 derecede 50 dakikaya ayarlayabilirsiniz.

                                                                                   Afiyet Olsun
                         

                                                                                ******






   

Geri Dönüyorum!!!!!

herkese merhaba arkadaşlar,

size söz verdiğim gibi teogdan sonra bol bol yazı yazacağıma söz vermiştim ve GERİ DÖNDÜM !!!!! Artık bundan sonra yazılarımı daha sık(günde birden fazla yazı yazdığım olacak yazacağım. Yani kısa ve öz olarak anlatmak istediğim bundan sonra daha etkin olacağım

Yine günlükler gelecek. Telafi yazıları ve ara sıra gezi yazısı gibi farklı türde yazılar da gelecek. Bu arada söz verdiğim gibi bloğun sosyal medya hesapları da  hazır(facebook hesabı açmadım sadece, ileride de açmayı düşünmüyorum). Artık aşağıya onları koyucam :)
ve gelişmeleri oradan takip edeceksiniz artık. Bu da böyle bir duyuru yazısı oldu. Bugün içinde yazı da geliyor akşam muhtemelen günlük gelir akşamdan biraz daha önce de belki bir deneme gelebilir şimdidden beni okuduğunuz için teşekkürler. Keyifli günler :)

twitter: barisdoganblog
instagram: barisdoganblog850
snapchat: barisdoganblo

İsviçre+Zürih

Herkese merhaba arkadaşlar, bugün asşıda günlük yazacaktım fakat bir değişiklik yapıp bir gezi yayınlayayım dedim :) blog yazmadan önce de hep gezi yazısı yayınlayanların bloglarını takip ederdim hem, ne de olsa kim yeni yerleri yeni coğrafyaları keşfetmeyi istemez ki!!!😮😮

bu yazımda da hem en sevdiğim hem de en göz alıcı bir şehir olan Zürih'i araştırıp yazıya döktüm keyifli okumalar :)




İsviçre, serbest ticaret birliğinin kurucu ülkelerinden biridir ve schengen bölgesinin bir parçasıdır.
dil ve kültür açısından 4 farklı bölüme ayrılır,bunlar fransızca,almanca,romanşça ve  Yani dil ve kültür birliği yoktur.( en çok da almanca konuşulur)
 İsviçre'nin herhangi bir başkenti yoktur.
İsviçre Dünya'nın en zengin ülkeleri arasında yer alır. Çikolata, Ordu bıçağı, saat ve alışveriş merkezleri çok meşhurdur ekonominin büyük bir kısmı buradan gelir. Fakat ekonominin b kadar güçlü olmasının asıl sebebi devlet buradaki kişilerin (ister ölmüş olsun ister hapiste) banka hesaplarına el koymaz ve böyle bir hakkı da yoktur. Ve buna bağlı olarak da isviçre de her şey ( market, sebze, meyve vs.) pahalıdır ve buna orantılı olarak halkın geliri yüksektir.

İsviçre deyince akla gelenlerden biri de saattir. İsviçre' de milyon dolarlık saatler bulabilirsinz.
Aynı şekilde ordu bıçağı da  örnek verilebilir. İsviçreli ve diğer ülkelerden çoğu insan bu bıçaklardan alır ve alan çoğu kişi memnun kalır.

Gel gelelim doğal güzelliklerine; İsviçre Alp Dağlarıyla çevrili ve herhangi bir denize kıyısı olmayan bir ülkedir. Alp Dağları yaz-kış turizme kapılarını açar. Kışın o eşsiz kar(ı)yla beraber kış sporu keyfi, yazın ise o huzur veren manzarası beraberiyle yapılan doğa yürüyüşü insana unutulmaz anlar yaşatır ziyaretçilerine.  Tabii isviçre bununla sınırlı değildir.



Zürihteki Limmat Nehri yaz kış turist çeker. Hatta bazı insanlar bu nehirde yüzerler. Su bisikletleri, Gezinti vapurları, kanolar(ayrıca kano turnuvaları da yapılır burada) havalar güzel olduğunda insanlar evde hazırladıkları yemeklerini buraya getirip burada yerler, özellikle de suşi de çok meşhurdur. Bunun sebebi de buradaki kadınlar suşinin onları formda tuttuğuna inanırlar.

Biraz şaşırtıcı olabilir ama İsviçrede caddeler de turistlerin ilgisini çeken yerlerden biridir. Evet, bankalar meydanın olduğu cadde bunlardan biridir. Burada daha çok bankalar yer alır, isminden de belli olacağı gibi, ayrıca bir bilgi vereyim: Eğer İsviçre' de yaşıyorsanız ve bir banka hesabınız yoksa siz zengin sayılmazsınız, burada herkesin az para da olsa bir banka hesabı vardır ve eğer az paranız varsa hiç üzülmenize gerek yok, çünkü onlar için bir banka hesabınızın olması yeterlidir.

  ilgi çeken caddelerden biri parayı daha çok giyime yatıranlar için biraz... Özellikle Dubaililer bu caddeye hep gelirler alışveriş yapmak için. Ama tabii ben gezmeye geldim ne alışverişi diyorsanız  için de caddelerimiz var...

Zürih'te sadece caddeler değil alışveriş için alışveriş merkezleri de var. Mesela, zamanında bir iş adamı buraya gelip birkaç büyük boy teneke ( teneke dediğim yük trenlerinde  içine yük konulanlar) tenekeyi birleştirip içinde en lüks markaların ürünlerinin bulunduğu bir alışveriş merkezi yapmış
yine başka bir örnek olarak zamanında yolcu taşıyan bir otobüs şimdi yine içinde lüks markalar olan bir mağaza olarak kullanılıyor.



Bu yazımda size tüm güzelikleriyle İsviçre'yi tanıtmak istedim umarım güzel bir yazı olmuştur okuduğunuz için teşekkürler 😃😃

Facebook: Barış Doğan
Twitter@izmir1_s
Snapchat:bar2005
İnstagram:bar850







                                                                                                                                       

klasik bir haftasonu

uzun bir süreden herkese merhaba,

gerçekten hepinizden özür diliyorum. Bahsettiğim gibi, demek istemediğim kelime, fakat dokuz etütlerinden ötürü (ne olduğunu okul tanıtım yazımda bahsettim) yazamadım . Hepinizden tekrar tekrar özür dilerin. fakat dokuz etütleri gerçekten çok yorucu geçiyor. Sadece dokuz etütleri değilokulda on iki saat kalmak yoruyor. Evet,on iki saat. sabah saat sekiz buçukta ders başlıyor. Saat akşam saat sekizi kırk geçe bitiyorYani, aslında sadece ismi dokuz etütleri, yoksa okuldan saat dokuzda çıkmıyoruz, gerçi zaten saat dokuzda da çıksak, saat sekizde de çıksak fark etmiyor. Çünkü  her türlü eve saat dokuzda varıyoruz :( ama tabii ki boşuna orada beyin yormuyoruz. Ben hepimizin emeklerimizin karşılığını alacağımıza inanıyorum. Yani umarım, hepimiz emeklerimizin karşılığını alırız.

gelelim bugün ne yaptığıma, Bugün cumartesiydi, yani deneme, gezme yorulma😂😂günü, bugün sabah erkenden (saat sekizde) kalktım, deneme için hazırlandım ve okula gittim , bugün okuldan erken çıktık, normalde sabit bir çıkı saatimiz yok ama genelde on iki ellide çıkarız. Ama bugün on bir buçukta çıktım çünkü, normalde deneme yapıldıktan sonra  soru çözümü yapılır fakat bazen hocalar sınıfa gelmekte geç kalır ve bize de farklı bir branştan(resim,müzik) hocalar gelir. Fakat onların gelme amacı sınav esnasında bize gözetmenlik yapmak ; sınavdan sonra,soru çözümü olduğunda, da hocalar diğer sınıflarda soru çözümü yaparken onlar sınıfta bize gözetmenlik yaparlar. Snra hocalar bizzim sınıfa gelirler, soruları çözerler ve biter sonra da evlerimize gideriz, işte benim klasik haftasonum her hafta Kesintisiz!!!! böyle geçer. Evet arkadaşlar bugünlük bir yazının da sonuna geldik diğer yazılarda görüşmek üzere...

27 Mart Pazartesi

Yeni bir haftadan herkese merhaba !!!

Merhaba  arkadaşlar bugün yeni bir hafta başlangıcı ve aynı zamanda sendrom günüydü (sakın sendroma girmeyin bir önceki yazımı okuyanar bilir) şimdi diyeceksiniz ki madem o kadar yazı yayınladın o zaman niye bugün sendrom günü diyeceksiniz aslında haklısınız fakat amacım o değildi.  Yani, sadece bir tür alışkanlık gibi bir şey her neyse,Biraz da günlükten bahsedelim bugün dediğim gibi klasik bir pazartesiydi yani şöyle: Her zamanki gibi yorgun argın kalkar uykulu bir şekilde kahvaltımı yapıp servisime geç kalarak binip okula gittiğimde hiç bir teneffüste soru götürmeyip(çünkü pazar akşamları 4 saat kadar ödev yaparım genelde) bütün okul boyunca yorgun yorgun ders dinlerim. Sakın yanlış anlamayın! Amacım pazartesi gününü kötülemek değil. Sadece bunlar pazartesi günü olan klasik olan rutinlerdir. Ama salı ve daha sonraki günler böyle olmaz aksine, dopdolu geçer(okulu seviyorum) fakat bazen kavgalar,küslükler, tripler, atarlar (İ) olmasa daha iyi olacak fakat: Eğer hayatı olduğu gibi kabul etmezsek  hiçbir zaman mutlu olamayız ve hayattan zevk alamayız ve önce ruhsal sonra da bedensel rahatsızlıklar birbirini sürükler. Ama eğer elimizde olanlarla yetinirsek mutluluğumuza mutluluk katarız. Bir yazının daha sonuna geldik, Hepinize iyi geceler arkadaşlar bir sonraki yazımızda görüşmek üzere :)

Stresli bir pazar

Bir pazar gününden herkese merhaba arkadaşlar,

Bugün gerçekten çok kötü bir gün geçiriyorum ( sebebini bilsem size de söyleyeceğim fakat bende bilmiyorum) pazar günleri genelde böyle geçer ama her Pazar değil tabii ki de. Yani bugün farklı bir gün ve içimde bir sıkıntı var (içime bir öküz oturdu 😂😂😂😂😂) gerçekten bugün çok değişik bir gün çok stresliyim  ve nasıl anlatacağımı bilmiyorum çok değişik bir duygu. Her neyse sizler napiyosun pazarının nasıl geçiyor eğleniyor musunuz ( pazar günleri yapamadığı tek şey ) bu arada bir yanlış anlaşılmasın önüne geçeyim: Benim bu yazıyı yazma amacım sadece hissettiklerimi paylaşmak, yarın bizim için okul diğer kişiler için iş olduğundan pazar gününü kötülemek değil ( gerçekten)

Çoğu kişi okulu sevmez, ve bu çok kötü sonuçlar doğurur- pazartesi sendromu gibi -  ve benim tavsiyem kişi kendi kendine artık bu gibi kötü sendromlu,  davranışlardan vb. Vazgeçip hayatta çalışmadan bir şey elde edilmediğinin ve ise gitmeyip evde yatarak da zamanin geçemeyeceğinin farkına varmalıdır eğer bu sendromlar aşılamazsa kötü sonuçlar ortaya koyabilir-travma gibi - ( abartmıyorum)

Aslında, hayattaki refah durumunuzdan  memnun olmalı ve varlığınızla yetinmeyi öğrenmelisiniz,. Çünkü sizden daha kötü koşullarda yaşayanlar da var ( kimsenin bir kötü davranışını vurgulamiyorum okuyan arkadaşlar lütfen yanlış anlamayın) yani kısaca " benden daha kötü yaşayanlar var, o zaman halime şükretmeliyim" demelisiniz

MUTLU PAZARLAR 😊😊😊😂😄🎉🎉🎊🎊🎀🌹🌹

facebook: Barış Doğan
Twitter: @izmir1_s
Snapchat:bar2005
Instagram: bar850

Uzun bir aradan sonra...

Uzun Bir aradan sonra herkese merhaba arkadaşlar,
Öncelikle hepinizden yazamadım ve ilgilenemediğimden dolayı Özürün dilerim. Ancak diğer yazılarımda da sizinle bu teog döneminde fazla ilgilenemeyemeğini  söylemiştim

Evet,  sizinle görüşmeyeli  gerçekten çok şey oldu. Arkadaşlıklar,küslükler...
Size bunlardan bahsetmeyi istemezdim fakat bende bunlar var😊😀😂 bu arada size güzel bir haber vereyim; bugün gün içinde bazı yazılar yazabilirim fakat bu yazıların konusu sürpriz olacak(yazacağım yazının konusunu sürpriz olmayacak yazının konusunu söylemeyeceğim anlamında sürpriz 😊😊😂) ayrıca bir hatırlatma yapayım: bu blogun asıl açılma sebebi günlük olara, yaşanılanları yazıya döküp paylaşmak. Yani demek istediğim telafi yazıları günlük yazılar olacak (bildiğini biliyorum ama sen bu blogu ilk defa da okuyor olabilirsin). Gelelim neler yaşandığına:Aslında çok da bişey olmadı desem yalan olur😊 öncelikle bugünden geçmişe doğru gidicem: dün bir tanıdığımız doğum yaptı🏨💃💃 cüzdanım kayboldu :( ve hala daha kayıp. Yazı yazıcam dedim yazamadım okula gittim vs vs vs vs

Biliyorsunuz ki bugün cumartesi, yani gezme günü 😀😁😂 bugün burda hava çok güzel, bende o yüzden gezmeye çıktım (hala geziyorum) peki siz neler yapıyorsunuz? Evde olup sıkılanlara sıkılanlara tavsiyem: kitap  ( her be kaşar klişe gelse de kitap gerçekten çok iyi bir ruh dinlendirici ve sıkılganlık giderici. Ama üzülmeyin, sizi çok iyi anlıyorum ( her türlü dışarı çıkamayan sesleniyorum) dışarı çıkamamak, evde (kutuda) oturup başını beklemek kötü fakat, hayat devam ediyor. Böyle düşünün siz eğlensenizde zaman akıp gidiyor yani bu hafta çıkamadıysanız haftaya çıkarsınız sabır, her ne kadar kötü bir duygu da olsa, sizin için bu duruma en iyi yaklaşım olacaktır.

İyi haftasonları 😀😁😊
Facebook:Barış doğan
Instagram:bar55
Twitter:@izmir1_1

yeni planlar yeni bloglar !! ve kötü haber

herkese merhaba arkadaşlar

aslında hepinizin kafasında aynı soru nerdeydim? Evet biliyorum ki  uzun zamandır aranızda yoktum gerçekten bu aralar derslerde çok yoğunum ve açıkçası 2 hafta sonra sadece cumartesi günleri bile yazacabileceğim günler olabilir çünkü 2 hafta sonra filan bizim her sene 8'lerin 21 etütleri oluyor. Yani şöyle anlatayım normalde biz 16:10 da okuldan çıkıyoruz(ama şu an da da  17:50 de çıkıyorum okuldan)ama teog sınavına 1 ay kala bir etüt programı yapılıyor. Bu program da da biz okuldan 20:40 ta çıkıyoruz. O yüzden bende iki hafta sonra bu etüt programına katılacağımdan çok sık yazı yazamayabilirim. Ama tabii bu hiç yazı yazamayacağım anlamına gelmiyor. Yazılarıma yine devam edeceğim hatta teog dan sonra çok çok sık yazı yazacağım ama şu an da sadece şu an da biraz sık yazı yazamayacağım. Zaten çok kısa bir süre sonra çok büyük değişiklikler yapabilirim ayrıca yeni planlarım da var bu blogla ilgili. Ancak bu planlarımı sonra açıklayacağım zaten şu an da sadece plan aşaşmasındayım yani ortada sadece bir tasarı ve yarı plan var yani henüz tamamamlanmamış plan
 şimdi günlük kısmına geçebiliriz. Bugün kalktım. Okula gittim. Akşam eve geldim(etüte kaldım) yani gayet normal bir gündü.  Hafta sonuna gelirken ben haftayı bir değerlendireyim😃😊 pazartesi günü biraz stresli başladık. Gerçekten aldığımız haberle şoka uğradık ve gerçekten kankamı üzen bir olay oldu.Zaten haftaya kötü başlayınca diğer günlerdeki olaylar ardı ardına geldi:göz korkutmacalar,arkasından iş çevirmeler vs. Gerçekten tam bir kaostu

Evet, bugünluk bir yazının daha sonuna geldik arkadaşlar hepinize Hoşçakalın 😀😁

5 Mart Pazar

Herkese merhaba arkadaşlar,

Bugün Pazar ve yarın okul var. Şu anda ne hissettiğinizi anlıyorum J ama hepimiz  senelerdir okula gidiyoruz ve artık buna alışmamız gerekiyor.Evet, bugün ne yaptın değil ne yapıyorsun diye soracak olursanız aslında bugün çok bir şey yapmadım henüz. Kalktım, kahvaltı yaptım, biraz ders çalıştım, Sonra doğum gününe gittik. Ben ders çalışmam gerektiğinden kısa durdum yani iki saat kadar orda vakit geçirdim. Sonra tekrar eve geldim yine biraz ders çalıştım. Şimdi de yazı yazıyorum(dersi bırakıp yazı yazmadım). Gerçekten yazı yazmayı çok seviyorum. Bu yüzden blog açtım zaten. Aslında günlük  yazmaya başlayacaktım. Fakat kendi kendime: Günlüğü sadece ben okuyacağım.Ama şöyle bir blog açsam o zaman herkes benim ne yaşadığımı, düşüncelerimi, hislerimi, yaptıklarımı kısacası her şeyimi okuyacaklar.

 İnsanlara karşı hiçbir şey saklamam(gerçekten). Hiç sırrım yoktur. Bu yüzden bir günlük yazmaya başlasaydım çok bişey yazmayacaktım aslında. Çünkü günlüğe tabii ki yaşadıklarınızı yazarsınız. Ama bazı kişiler hatta neredeyse günlük yazan herkes(istisnalar olabilir)günlüklere sırlarını da yazıyorlar (tabii olanlar).Şimdi bana diyeceksiniz ki: Sırsız insan mı olurmuş saçmalama!!. Evet,size katılıyorum aslında ben veya başka sırrım yok diyenler varsa;hiç boşuna öyle demeyin, çünkü gerçekten insanın içinde derinlerde bir yerde sırrı olabiliyor. Tabii bu sadece bizim sırrımız olmayabilir.Bazen arkadaşlarımız ,dostlarımz,ve kardeşlerimiz de bize sır veriyor ve bize hiçbir şekilde ağımızdan kaçırmamamızı istiyorlar ve bizde bunu saklıyoruz. Saklanan bu sırlar içimizde bir yerde duruyor, sonra bir gün biz onu veya  onunla ilgili bir şey düşünürken o sır karşımıza çıkıyor

 Eğer sizde hala sırrım diyorsanız;bir bakın içinize belki de o arkadaşınızın sırrı derinlerde bir yerlerde duruyordur ama siz farketmiyorsunuzdur.

 facebook: barış doğan

twitter:@izmir1_s

instagram:bar850

snapchat bar2005                          

bir hafta oldu!!!

herkese merhaba arkadaşlar

bugün bloğumu açalı bir hafta oldu! gerçekten bu beni mutlu etti ve içimden dedim ki: gerçekten bu bir hafta bir yıla dönüşecek bunun peşini bırakmayacağım :) bugün hafta sonuydu ve anlatacak çok şey var !bugün bir hafta önceki yazımdaki gibi boş değilim😊 bugün bir hafta önce bahsettiğim arkadaşım ve okuldan başka bir arkadaşımla avm deydik ve ilk başta garip bir olay oldu.
arkadaşım birini selfie çekerken birini gördü ve onun bir ışid üyesü olduğunu düşündü. Diğer arkadaşım ve ben onu sakinleştirdik. Çünkü kapıda çok ciddi bir bir güvenlik önlemi var ve böyle bir şey olması imkansız. Zaten yakın zamanda avm de biri intihar etti o yüzden ilk başta biraz stresliydik. Sonra yemek yemeye gittik. Elektrikler kesildi ama kısa sürdü. O Zaman da çok korkmuştuk. Gerçekten artık kaygı içine yaşamaktan bıktık ve terör ülkemize her geçen gün daha çok zarar veriyor Neyse, ondan sonra gezimize devam ettik waffle yedik, gezdik. Bu arada ben başta söylemeyi unuttum. Bizim cumartesi günleri denemelerimiz oluyor ondan sonra ben eve gittm sonra avm ye gittim yoksa sabahtan buluşmadık :) ben şimdi kaldığım yerden devam edicem. Sonra waffle yedik biraz gezdik slime aldık eğlendik. Van o konuda biraz eksik. Yani gezecek yer sayısı çok az ve her hafta aynı yere gidiyoruz😩😩😩 Ama şaşırtıcı bir şekilde sıkılmıyorum:)))) bir izmirli olarak gezmeden asla duramam ama buraya alıştım. Bu arada yeni yazımı da okuyabilirsiniz.Bunu yazmam biraz saçma oldu çünkü ben bu yazıyı yazarken siz okuyor olacaksınız. Ayrıca telafi yazılarınıda artırıcam artık. Sık sık yazmaya çalışacağım artık. Yorumlaınızı bekliyorum. Arkadaşlar yalvarıyorum yorum yazın bazı arkadaşlar bloğa kaydolamadıklarını söyledi. Onun için bende kayıt sistemini kaldırdım; herkese açık yaptım artık herkes yazı yazabilecek.Bakın arkadaşlar Yalvrıyorum size yalvarıyorum yorum yazın. Yorum yazmaya niye bu kadar taktın ki diyeceksizniz.Görüşleriniz benim için değerli.Gerçekten. Evet arkadaşlar bugünlük bir yazının da sonuna geldik hepinize iyi geceler başka bir yazıda görüşmek üzere :)

facebook:barış doğan
twitter:@izmir1_s
instagram:bar850
snapchat:bar2005

28 şubat 2017

herkese yeniden merhaba arkadaşlar,

bugün değişmez olarak yine ateşim düşmedi :(  Muhtemelen bugün yine acile gideceğiz serum alıcam.Çünkü serum almazsam iyileşemiycem gibi :(   gerçekten size kötü haberlerimi iletmek istemezdim ve istemem de. Ama çok kötüyüm ve en son ölçtüğümde 38.1 di. Yüksek veya düşük olduğuna siz karar verin. Açıkçası bugün dünden farklı bir şey söyleyemeyeceğim:( Ateşliyim, okula gidemiyorum, boğazım kötü ve daha bir sürü sorun...  bu arada dün size ek olarak farklı bir yazı yazacağımı söylemiştim ancak dün de ateşlendiğimden yazamadım ama bugün  yazmaya çalışacağım. Gerçekten böyle birkaç günde bir yazı yazdığım için özür dilerim. Ama elimden bir şey gelmiyor ☹ üzgünüm. Evet arkadaşlar bugünlük kısa bir yazının daha sonuna geldik 😩 tekrar görüşmek üzere...

çok kötüyüm !!

Herkese merhaba arkadaşlar,
Bu yazıyı o kadar zor yazıyorum ki (38.5 derece ateşle) öncelikle şunu söylemek istiyorum:Sakın beni yanlış anlamayın amacım kendimi acındırmak değil. Gerçekten dünden beri çok ateşim var belki whatsappta görmüssünüzdür oraya durum olarak attım fotoğrafı. Bugün ateşten okula gidemedim. O yüzden boşken sizlere iki yazı yazdı hemen yazı yazmayı bıraktı dedirtmemek amacıyla hazır boş ve ateşliyken yazı yazayım dedim. Bu arada yeni bir karar aldım. Artık sadece günlük değil başka konulu yazılar da yazacağım. Ama yine günlük yazacağım çünkü ilk yazımda da dediğim gibi bu bir günlük blog sitesi ve asl amacindan sapmayacak. Diğer yazılar sadece ek olacak ve  mesela bugün sadece başka bir yazı yazıp diğer gün sadece günlük yazmayacağım. Bu arada yazılarım hakkında ki olumlu dönütleriniz ve bana olan destekleriniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum  ayrıca yazılarım hakkında ki yorumlarınızı tabii siz isterseniz bloğuma üye olduktan sonra aşağıya yorum olarak yazabilirsiniz. Ayrica :-D  sosyal medya hakkında biraz daha zaman gerekiyor. Son olarak  bugün  (ateşim çıkmazsa) size birkaç yazı daha yazabilirim belki. Bugünlük bir  yazımın daha sonuna ggeldik. Hoşçakalın arkadaşlar kendinize iyi bakın hasta olmayın :-D:-D:-)

instagram:bar850
facebook:barış doğan
twitter:@izmir1_s

25 şubat 2017

herkese merhaba arkadaşlar, bugün çok hastaydım ve açıkçası hapşırmaktan gün içinde ne yaşadığımı ve ne yaşadığımı anlamadım doğrusu. Bugün cumartesiydi yani haftasonu! Yani nereyi giitin soracaksınız doğal olarak. Ama üzücü bir şekilde söyleyeceğim ki bugün hiçbir yere gitmedim.Daha doğrusu gidemedim çünkü  hem hastalıktan dolayı hem de biraz ders çalıştım yani çalışmaya çalıştım diyelim. gerçekten bugün çok griptim ve ilaç almama   rağmen hastalığımda hiçbir azalma olmadı. Bu arada bu site için henüz sosyal medya hesabı açamadım,ama açmaya çalışacağım çünkü normalde bu blog için bir mail hesabı vardı ben önceden (önceden derken blog açmayı düşündüğüm zamanlarda) bir mail hesabı açmıştım. Hem onunla sosyal medya hesabı açarım hem de sorularınızı oradan alırım diye düşünmüştüm fakat hesabın şifresini unutmuşum :) o yüzden biraz alıcak sanırsam hesap oluşturmak:( ama ben en kısa zamanda ne yapıp ne edip o siteyi oluşturacağım:) 

aslında dün size biraz okulumdan bahsetmek istedim fakat daha tanışma yazısı olduğu için çok sıkmak istemedim daha doğrusu karma karışık bir yazı olsun istemem akıcılık benim için ön plandadır. Evet, dün de dediğim gibi kolejde okuyorum 8. sınıfım. Okulumuz çok büyükte değil ama çok küçükte değil. 4 tane 8. sınıf var A,B,C,D den oluşmak üzere. Ben  B sınıfındayım. Sınıfımız 21 kişi genelde çoğu sınıf böyle açıkçası biraz kalabalığız. Ama sınıf ortam olarak iyi bir yer yani en azından bizim sınıf öyle. Benim üç sınıftan da çok iyi arkadaşlarım var ( a sınıfı hariç) D sınıfındaki kardeşim bu blogta ona D yer vermemi istedi. (okulu tanıtmak isteme sebeplerimden biri de bu) eğer bu bloğu okuyorsan gerçekten çok iyi bir arkadaşsın hatta arkadaş değil çok iyi bir kardeşsin bu okula geldiğim ilk günden beri bana arkadaşlık yaptın seni çok seviyorum canım kardelşim iyi ki varsın 

sizlerin de anlayacağı gibi hem okul hem sınıf ortam olarak iyi fakat idare olarak biraz sertler. Yani sınavlar da kötü sonuçlar yaparsanız sizi birazcık kırabilirler (ama siz yine debiraz dediğime bakmayın) bir okulu kötülemek-hem de gittiğim okulu- bana düşmez sakın siz de yanlış anlamayın bu bir günlük blog ve amacım asla kimseyi kötülemek değil o yüzden yanlış anamayın lütfen. Evet arkadaşlar bir günün ve yazının daha sonuna geldik hepinize iyi geceler hoşçakalın ve yarınki bloğu da okumayı unutmayın ve takiipte kalın :)

instagram:bar850

twitter:@izmir1_s

facebook: barış doğan

ilk blog !

herkese merhaba arkadaşlar

Bu benim ilk bloğum o yüzden çok heyecanlıyım öncelikle sizlere her gün yaşadıklarımı yazacağım/yazmaya çalışacağım (bazen yazamayabilirim çünkü teog öğrencisiyim) aslında bu sitede size sadece günlük yaşantılarıma değil birden fazla konuya değineceğim ama bu konuları buraya yazmayacağım (çünkü sürpriz olsun)

evet gelelim bana 13 yaşındayım, izmir,bornovalıyım,vanda yaşıyorum 8 .sınıfım bahçeşehir kolejinde okuyorum. Okul ve ev arasında geçen  normal bir hayatım var. Zaten bu blog sitesini açma sebebim günlük olarak yaşadıklarımı size aktarabilmek. tabii ki eğer okul ve ev  arasında geçen bir hayatım varsa bu benim hayatımda hiç renk olmadığı anlamına gelmez sonuçta

ben bu blog sitesini size: Merhaba arkadaşlar bugün normal bir gündü sabah evden çıktım akşam geldim vs demiycem. Her neyse lafı fazla dolandırmaya gerek yok. Her gün vlog yazamayabilirim yukarıda dediğim gibi ama bu bir gün yazıp beş gün sonra yazacağım anlamına da gelmez yazamazsam sadece bir gün yazamayabilirim. Neyse arkadaşlar bugünkü yazım kendimi tanıtma üzerineydi bir sonraki yazıda görüşürüz iyi geceler (:

bana ulaşabileceğiiniz hesaplar:

instagram: bar850

facebook:barış doğan

twitter:@izmir1_s