23 Aralık 2019 Pazartesi

Ağaç Ev Sohbetleri 17

Herkese Yeniden Merhaba Arkadaşlar,

Bu haftaki "ağaç ev sohbetleri" serisine ben talip olmuştum ve şimdi karşınızda ağaç ev sohbetleri 17

İşte Haftamızın Konusu:

LİSEDEKİ AŞK MEŞK OLAYLARI/LİSEDE SEVGİLİ YAPMAK HAKKINDA NE DÜŞÜNÜ-
YORSUN SENCE YAPILMALI MI?
Halihazırda liseye giden hem dönemin özelliklerini sizlere aktarabilecek hem de bu güzel ve hoş sohbet serisine farklı bir konuyla yaklaşabileceğimi düşünerek bu konuyla sohbet istedim açıkçası...

Lisedelerde gördüğüm kadarıyla çok sık karşılaşılan durumlardan birisi de  herkesin bir biriyle duygusal bir geçmişinin bulunması.Ergenliğimize ortaokulda girip de liseye kadar duygularımızı da iyice yerine oturtunca liseye girdiğimizde alacağımız elektriği şaşırıyoruz yahu.Onun kızı bunun görümcesi,onun amcası bunun dayısı derken aile ağacı oluverip öyle mezun oluyoruz eğitim yuvalarımızdan.

Ama bunun yerine bekar bir şekilde derslerine doğru düzgünce odaklanıp düzgün üniversitelerde düzgün insanlarla düzgün ilişkiler kursan senin daha iyi olmaz mı? Burada laflarına,sözlerine,şiirlerine inandıpın o her kimse(cinsiyetçilik yok burada) ile her Allah'ın günü karşılaşıp duygularını zedelemek yerine sağlam duygularla sağlam seçimler yapmak seni gelecek ilişkilerde de daha başarılı bir birey yapacaktır.

Otobüs durağında karşılaşıp ilk görüşte aşk zannetiğin, bir birinizi sosyal medyada bulup orada iki tane klişe cümle yazıp sonra da otobüste omuz omuza giderek aşk yaşıyorum zannettiğin terk edince de İbrahim Tatlıses'e bağladığın o çocuk olmamalı senin için aşkın tanımı.Hangi dönemden geçiyor olursan ol, hiçbir zaman hiç kimsenin senin çektiğin/çekeceğin aşk acısını çekmeyeceğini, çekilse bile bunun hiçbir taragfa faydası olmayacağını bilmen gerekiyor. 

Diğer dönemlere kıyasla çok farklı bir lise hayatı yaşıyoruz nesil olarak. Mesela, anne babalarımızın zamanında okulda değil saçın boyalı,gerekenden bir parmak uzun olsa o gün okula alınmıyormuşsun.
Ama şu anda çoğu liselinin saçında kendi saç rengi dışında bütün renkler saçında var neredeyse.Aynı şey formalar için de geçerli,
gerçi bizim okulumuzda da aynı sıkı denetim var ama genel olarak serbest takılan okul sayısı çoğunlukta şu anda, okul forması giyilmediği takdirde hocaların şiddete başvurduğunu anlatan yetişkinler var.


İşin kötü yanı, bu kadar renk cümbüşünün arasında duygularımız da izdivaççı dijital dünya ile beraber arada kaynamış aslında. Yani diyeceğim o ki: Dijitalleşen dünyada duygularımız da dijitalleşmiş aslında. Okulun sosyal medya sayfasından tanışıp okulda buluşanlar,her gün aynı duraktan aynı otobüse binmesine rağmen bir birini sosyal medyada bulup sonradan omuzlananlar da birer dijital duygusallardır bence. Bu duygular bir de ergenlikle harmanlanınca iş karman çorman oluyor anlayacağınız.

Bu yüzden de yaşadığımız bu farklı devrin bize verdiği eşi benzeri görülmemiş lise hayatlarımızda duygularımızı da optik kağıtlarımız gibi buruşturmadan doldurmak en güzel yaşanabilecek lise hayatlarından birisidir tabii ki de.Çünkü, güveni besleyen sevgidir ve belki optiklerimizdeki matematik kısmı olabilir ama kalplerimizdeki sevgi kısmı hiçbir zaman boş kalmamalıdır...



16 Aralık 2019 Pazartesi

Kayseri Zihniyeti Ve Eğitim Sisteminin Liselere Etkisi

Lise
Herkese uzun bir süre sonra merhaba arkadaşlar,

 Yapmış olduğum şehir değişikliği ve bu yeni şehirde geçirdiğim alışma döneminden dolayı siz değerli,iyi günümde,kötü günümde hastalığımda,sağlığımda ve kısaca her zaman yanımda bulunan okurlarımı aksattığımdan dolayı hepinizden özür diler, bir daha şehir değişikliğimde(?) alışma dönemimin bu kadar uzun sürmemesini temenni ederim.

Yapmış olduğum van-Kayseri şehir değişikliğinden sonra bu şehre alışmak sandığım kadar kolay olmadı açıkçası:( 

Bugün de hem bu alışma sürecinde geçirdiğim zamanda kafamda oluşan Kayseri ve burada okuduğum okulumla alakalı görüşlerimi sizlere aktaracağım...

Belki bir grup insan farklı amaçlarla farklı amaçlarla insanlık dışı girişimlerde bulunmuş olsa bile Van bu geri kalmış zihniyetlerden çektiği türlü eziyetlerden sonraki ayağa kalkışıyla şehirsel olarak gelişmiş ama zihniyet olarak aynı gelişmeyi yakalamada güçlük çeken Kayseri'ye taş çıkartmış bir Doğu Anadolu Bölgesi Şehri...

Uğruna binlerce can verilmiş, binlerce anasız babasız kalmış çocuğa rağmen bıkmayıp, usanmayıp hem kafa yapısı, hem de sosyal olarak kendini geliştirmiş bu şehir Batı'dan ve Orta'dan gidip görenleri hayrete düşürebilmiş bir şehir doğrusu. Bu yüzden de hala daha akşam dışarıya çıkıp sosyal olarak bir arada vakit geçirmenin günah ve illegal sayıldığı Kayseri'ye DOĞUDAN  taşınmış bir insanın alışmada zorluk çekmesi de kaçınılmaz oluyor doğrusu...

Kendini dışarıya kapatmış, bağnazlığı benimsemiş bir zihniyetin beşeri olarak üste çıkabilmiş bir şehri zedelediğini görebiliyorsunuz bu şehre gelince. Adeta, Köşk Mahallesindeki lüks evlerin arasında kalmış olan sosyete pazarı gibi dımdızlak kalmış bu şehirdeki zihniyet. Fazla göze batmasına rağmen hiç kimse kılını kıpırdatmıyor bu geleneksel düzen için. Ağzın altına ve üstüne sıkıştırılmış kürdan gibi iki ucun arasından çıkan dedikodulara bağlamış bu geleneksel halk.

Fakat gel gör ki bunca bağnazlığa, dedikoduya ve sosyal kapalılığa rağmen kaliteli,seçkin üniversitelerinin yanı sıra birazcık da genlerinin vermiş olduğu yüksek zeka ve bilinç yetisi sayesinde vermiş olduğu yüksek Türkiye derecesi yapmayı gelenek haline getirmiş liseler de bulunmakta bu şehirde.

Benimde gelme sebeplerimden biri olan 75. Yıl Cumhuriyet Anadolu Lisesi, kendisini eğitim,öğretim,yönetim gibi eğitimi yapan bariz detaylarda kanıtlamış bir okul.Fakat gelin görün ki her güzelin bir kusuru var ne yazık ki

Bu okulun en büyük problemi geçerli olan eğitim sistemindeki ortaokuldan liseye geçmedeki sınavsız eğitim hakkı uygulamasına boyun eğmiş bulunmasıdır. Bu uygulamalar zamanında okula sınavla girmiş üst dönem öğrencilerinin kalabalık nüfus, yapısal yetersizlik,sosyal ahlaksızlık gibi sebeplerden ötürü önünü kapatıyor ne yazık ki. Bu noktada zihniyetten de büyük olarak "Adrese Dayalı Lise Hakkı" üst dönemlerin öğretmene ulaşmak açısından önüne engel olarak çıkıyor.

Okulun bulunduğu konum sosyal açıdan çok fazla tekin bir semt değil ne yazık ki. Bundan dolayı da biz öğrenciler olarak öğle aralarında sadece ihtiyaçlarımızı gidermek amacıyla dışarıya çıkıp tekrar okul sınırları içerisine giriyorken üstlüne üstlük bu tekin olmayan semtteki tekin olmayan insanlarla aynı eğitim yuvasında aynı sırada aynı sınıflarda eğitim alıyoruz. Üstelik eğitim aldığımız bu insanların okula gelme amacı bu, ismini şehrin her yerine altın harflerle kazımış olan eğitim yuvasına eğitim almaktan ziyade lise diploması alıp, sağda solda el kapısı diye dolanıp insanların (özellikle kız çocukları) kişisel ve akademik gelişimine engel olmaktan başka bir şey değildir mutlak.

Bu kalabalık ve tekin olmayan insan istilasına rağmen sevgili emekçi, zapt edici ve sabırlı öğretmenlerimiz her anlarını bu kalabalık ordu akınına adamış durumdalar. Kükreyeninden kalemliğini olmadık yerlere koyanına kadar boya kartelası gibi her çeşidi bulunan bu öğrenci ordusu, okulun ismini öne çıkarmış olan en güçlü etmenlerden biri olan bu eğitim kadrosunu bulduğu ve eğitimini öğretimini bu kadroyla tamamlayacak olmaktandır ki(çoğu sınıfta kalacak) "Adrese Dayalı Liseye Yerleşme" sisteminin tek şükredenleri olmalıdır bence.

Yaz tatillerini feda edip okulu düzenlemek,çekip çevirmek için kolları sıvamış olan bu emekçi insanlar, şimdi de çığırından çıkmış,gümbür gümbür gelen bu nesli insaniyete uygun birer insan topluluğuna benzetmekle uğraşmaktadırlar ne yazık ki. Bu emekçi öğretmenlerimizin manevi yatırımlarına karşılık, bu emekleri kendisine borç edinmiş ve kendi geleceğini parlatmaya yönelik canla başla çalışarak kendisini Türkiye'nin seçkin üniversitelerine yerleştirmeyi başarmış ve şu anda toplumumuzda ayrıcalıklı meslekler olarak belirlenmiş meslekleri icra eden abilerimiz, ablalarımız canları feda olmuş olacak olan bu öğretmenlerimize birer sabır, birer enerji kaynağı olmaktadırlar ve olmaya da devam edeceklerdir. Sabretme konusunda Erciyes'e tırmanmış emekçi öğretmenlerime daha fazla sabır diler,sizlere okuduğunuz için teşekkür ediyorum arkadaşlar. Bir sonraki eleştiri yazımızda tekrar görüşmek üzere, hoşça kalın :)

Twitter:barisdoganblog
İnstagram:basyaziciblog38









Öne Çıkanlar !!!!

CANLI DERSLER VE LİSE HAYATI

  Herkese yeniden merhabalar, uzun bir aranın ardından sizlere kavuşabilmenin sevincini ve heyecanını yaşadığımı satırlarla nasıl izah edebi...